Üretimlerinde bir kadın olarak yaşadığı hikayelerden yola çıkarak bellek, gelenek ve kültür üzerine yoğunlaşan Ersen Boğutekin, “Kendimi ararken ve anılarımı resmederken kadınların da sesi olduğuma inanıyorum. Yaşadığım coğrafyanın etkilerini işlerimde yansıtıyorum, çünkü özün popüler kültür etkisiyle kaybolmasını istemiyorum” diyor.
Ersen Boğutekin, 30 Ekim 1997 yılında Hollanda’da doğdu. Orta öğrenimi süresince Hollanda’da ahşap tekniği üzerine eğitimler aldı ancak grafiti ve duvar sanatına olan ilgisini fark etti ve kaligrafik yazılar yazmaya başladı. 2010 yılında Kayseri’de Güzel Sanatlar Lisesi’ne girerek sanatta ilk profesyonel adımını atmış oldu. Erciyes Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü’nü bu yıl tamamlayan Boğutekin, halen Kayseri’de üretimlerine devam ediyor.
Kayseri’de ve çeşitli online platformlarda karma sergilere katıldı. Geçtiğimiz aylarda BASE 2020 genç sanatçısı olarak sergileme kazanmış ve işleri ilgi çekmiştir. Sanatçı üretimlerinde bir kadın olarak yaşadığı hikayelerden yola çıkar. İki kültür arasında yaşayan Ersen, kadın hikayeleri yanında bellek, gelenek ve kültür üzerine de yoğunlaştı. Kolaj tekniği ile kompozisyona eklediği gazete figürleri ve fotoğraflar, resimlerinin ana kurgusunu oluşturdu. Genel olarak baktığımızda resimler ilk bakışta renkli/eğlenceli bir dünyanın kapılarını aralar gibi görünse de, sürrealist ve ekspresif bir atmosferde olup, batılı/çağdaş bir dil içinde doğulu hikayeler barındırır. Bu hikayeler kendi hayatından/kültüründen/çevresinden… Yani “kadın” ana teması altında kültür mirası, kadının sosyal hayattaki yeri ve önemi, cinsiyet/toplumsal cinsiyet, kimlik, aidiyet, zaman-kültür, ataerkil toplum yapısı gibi konular/hikayeler/kurgular bulunur. Amorf formlar, sürreal mekanlar, grotesk figürler spontan bir şekilde yan yana üst üste gelerek organik olmayan/doğal olmayan bir yapıya işaret eder. Hem kavramsal hem de teknik bakımdan bu doğal olmayan haller/durumlar/hisler bir yandan provokatif bir gönderme de barındırır. Çalışmalarında zanaat nesnelerini sıklıkla kullanır, kullanım amacı yine kadına atıf yapmak üzere bir araçtır.
Sanatçı çalışmalarını şu şekilde tanımlar: “Çalışmalarımda içeriği ve tekniği birlikte düşünüyorum. Hafızamda travmatik olarak yer alan anılarımı bazen meditasyon yaparak bazen de farklı dillerden hikayeler ile yeniden dinleyerek hissetmeye yani empati kurmaya çalışarak yeniden yaşamaya/beynimde üretmeye çalışıyorum. Üretimlerimin ilk adımı böylece atmış oluyorum. Resim benim için kendimi bulma ve hayatı kabulleniş biçimim diyebilirim. Kendimi ararken ve anılarımı resmederken kadınlarında sesi olduğuma inanıyorum, sanatın iyileştirici gücü benim için burada devreye giriyor… Üzerinde yaşadığım coğrafyanın yani kültürümüzün etkilerini işlerimde yansıtıyorum çünkü özün, popüler kültürün etkisiyle kaybolmasını istemiyorum…”
Üretimlerinde sürekli yeni arayışlar içerisinde olan sanatçı, karışık teknik kullanır. Kolajlar onun için önemlidir ve bu kolajların içeriği zanaat nesneleri, aile fotoğrafları, gerçek gazetelerden haberler, kendi fotoğrafları ve sıkça anne-kız ilişkisini yansıtma amacıyla annesinin fotoğraflarını ve ondan miras kalan el işlemeleridir. Zanaat nesnelerini sanatsal bir çerçeveye dahil ederek, zanaatın doğasını bozduğu için zanaat nesnelerinin sanat nesnesi olduğunu savunur ve çağdaş bir kültür köprüsü oluşturmuş olur.
Sanatçı, sanat tarihinden Edvard Munch, Pablo Picasso ve özellikle Jean-Michel Basquiat gibi isimlerden etkilenmiş ve eserlerinde de mutlaka bu sanatçılardan referanslar olmasına dikkat etmiştir. Boğutekin, Türk sanat tarihinden Şükran Moral, Halil Altındere, Bedri Baykam, Cihat Burak, Burhan Doğançay gibi sanatçıları da önemser ve işlerini üretirken esin/ilham aldığını belirtir.
“Kitaplığımda yer alan ve sürekli aralarına yenilerini eklediğim çağdaş sanat kitaplarım üretim sürecimde bana rehber oluyor ancak yine de beni besleyen birincil şey kesinlikle üzerinde halen üretimlerimi gerçekleştirdiğim Anadolu toprakları…”
Boğutekin, genç bir sanatçı olarak batılı anlamdaki güncel estetik dilini, lokal olan içerik ile birleştirip eserlerinde düşündürücü/akılda kalıcı bir iz/işaret yakalıyor. Base 2020’de ilgi çeken bu isim bana göre takip edilmesi ve desteklenmesi gereken gençler listesinde yer alıyor…