Bütünlüğünden kopardığı beden uzuvlarını tekrar birleştirerek yeniden anlamlandırdığı “karma” bedenler/objeler yaratan Irmak Dönmez, çalışmalarında en sık kullandığı imge/form olan “meme”nin farklı anlamlarının peşine düşüyor.
1987 İstanbul doğumlu sanatçı Irmak Dönmez, Işık Üniversitesi Resim Bölümü’nden mezun oldu. Yüksek lisans ve doktora çalışmalarını aynı kurumda tamamlayan Dönmez, Danimarka Kraliyet Üniversite’sinde misafir doktorant olarak yer aldı. Sanat pratiği ve akademik çalışmaları arasında güçlü bir bağ bulunan genç sanatçı, Işık Üniversitesi’nde öğretim görevliliği yapmakta ve sanatsal çalışmalarına İstanbul’da devam etmekte.
Resim altyapısından gelen Dönmez, sanat pratiğinde deneysel ve disiplinler arası bir yol izliyor: foto manipülasyon, desen, seramik, heykel alanlarında üretimler yapıyor. İlk olarak her formu zihninde resim olarak hayal eden sanatçı, daha sonra farklı teknikler ve boyutlar kullanarak somut üretimini gerçekleştiriyor. Tüm sanat pratiklerinin ve belirlenmiş kurallarının dışına çıkmayı seviyor. Irmak Dönmez, kendi disiplinine ve kurallarına çok bağlı olan seramiği bile alışılmışın dışında kullanmakta.
Eserlerinde Lacan’ın “Ben bir noktadan görebilirim ama varoluşumda bana her taraftan bakılır.” cümlesinden yola çıkan sanatçı, diseksiyon yöntemi ile bir organizmayı parçalara ayırarak, onun iç yapısını görünür hale getiriyor. Bütünlüğünden kopardığı beden uzuvlarını, daha sonra bir puzzle gibi tekrar birleştiren Dönmez, kompozisyonlarında yeniden anlamlandırdığı “karma” bedenler/objeler yaratıyor. Özellikle kadın bedeninin her anlamda tahakküm altında olmasını eleştiren, bedenin veya uzvun organik anlamı dışında, fetişleştirilmiş bir haz nesnesine dönüştürülüşü gerçekliğini yeniden kurgulayan genç sanatçı, çalışmalarında çoğunlukla dişil beden parçaları kullanmakta. Bu parçalara bakılarak bütünü algılamak pek mümkün olmasa da, izleyici zihninde bütüne kolayca ulaşıyor. Foto manipülasyonlarımda kullandığım meme uçları, “erkek” meme uçları aslında diyen sanatçı, ‘meme’ye yüklenen anlamlardan dolayı meme, bir bedene bağlı olmasa bile, kendi başına fetiş bir ürün ve izleyenin zihninde son halini alıyor: kadın mı erkek mi? hangi hikayenin bir parçası? Her izleyici de başka başka bir anlam katmanına bürünüyor diyor…
Sanatçının en sık kullandığı imge/form/organ olan “meme” fizyolojik anlamı dışında birçok anlam içeriyor. İnsanın dünyaya geldiğinde beslendiği ilk organ ve temel besin kaynağı süt ile ilişkili imge, “meme” aynı zamanda doğum travmasından sonraki ikinci büyük travma olan çocuğun ‘meme’den ayrılma travmasının öğesi. Bütün bu freudyen psikoloji temelli alt metinle beraber, sanatçının kullandığı “meme” bir organ, fetiş ve haz nesnesi olarak değil, sanatçı tarafından yeniden kurgulanmış bir anlam olarak ortaya çıkıyor. Sanatçı bilinçli olarak anlamı başkalaştırıyor, anlamla oynuyor, organı bedenden alıp başka zeminlere yerleştiriyor ya da imge/nesnenin örüntülerini kullanarak yeni formlar yaratıyor.
Anatomik araştırmalarını, sürreal bir şekilde forma dönüştüren Irmak Dönmez, süt kartonu ve süt şişesi gibi günlük hayatın içindeki malzemeleri heykellerine eklemliyor. Kullandığı malzemelerin zaten atık olması ve bu malzemelerin aynı zamanda heykel olarak var olmalarından dolayı, yeniden üretmenin anlamsızlaştığını ifade eden sanatçı, bu durumu söylenmiş bir sözü yeniden kendisi söyler gibi yapmak yerine, söylenmiş sözü nazikçe alıntılamak olarak görmekte.
Dönmez’in dijital resimleri ise kendi çektiği fotoğraflar, arşivlediği görüntüler ve üzerine el ile müdahale ettiği çalışmalardan oluşuyor. Sanatçı, eline geçen her şey ile resim yapabileceğini belirtiyor.
Eserleriyle birçok özel koleksiyonda yer alan Irmak Dönmez, Odipus’un Doğum Günü Pastası adlı eseri (mekana özgü ve büyük ölçekli çalışması), 30 Eylül 2021 Almanya’daki Çağdaş Kunsthalle Mannheim Müzesi’nin “Mother” adlı sergisi’nde yer alacak. Sergide aynı zamanda Picasso, Yoko Ono, Cindy Sherman, Louise Bourgeouis’ın “annelik” ile ilgili çalışmalarının bulunacak olması, kuşkusuz Dönmez’in kariyerinde önemli bir noktada olacak.
Irmak Dönmez ele aldığı konular ve üretim biçimi nedeniyle takipte kalınması gereken isimlerden..